Diyabet göğüs ağrısı (anjina) ile seyreden koroner arter hastalığı, kalp krizi, felç ve arterlerin daralması (ateroskleroz) dahil olmak üzere çeşitli kardiyovasküler problemlerin riskini önemli ölçüde artırır. Şeker hastalığınız varsa, kalp hastalığı veya felç geçirme olasılığınız daha yüksektir. Şeker hastalığı genellikle orta yaş üzerinde ve ailesinde şeker hastalığı olanlarda daha sık görülür. Fakat bazen çocuklarda ve gençlerde de görülmektedir. Şeker hastalığının en büyük belirtileri; aşırı su içme ve sık sık idrar yapmaya çıkma, acıkma hissi ve kilo kaybıdır. Şeker hastalığı başta böbrek İnsülin de ağızdan alınmaz. Dolayısıyla deri altı yağ dokusuna enjekte edilir. Günümüzde kalem, pompa ve çok ince iğnesi olan şırıngalarla insülin tedavisi çok rahatlıkla uygulanabilmektedir. Tip2 diyabetliler ise Tedavi genellikle beslenme alışkanlıklarının düzeltilmesi, şişman hastalarda kilo verilmesinin ŞekerHastalığı Tipleri. Tip 1 Diyabet, çok genç yaşlarda başlar. Bu tipte, pankreasta üretilen insülin miktarı çok düşüktür veya üretim tamamen durmuştur. Tip 1 diyabet sıklığı ülkeler (bölgeler) arasında farklılık göstermekte ve her yıl 15 yaş altındaki 100.000 çocuktan 1-42'sinde şeker hastalığı Şeker Hastalığı Sertleşme Sorunu (Diyabet Ereksiyon Yetersizliği) ve Tedavisi. Erektil disfonksiyon (sertleşme sorunu, ereksiyon yetersizliği, iktidarsızlık), şeker hastalarında sık görülen bir problemdir, fakat şeker hastalığının (diyabet) kaçınılmaz bir sonucu değildir. Şeker hastaları önerilere uyar, şekerin Şeker Hastalığının Başlıca Belirtileri. Ciltte meydana gelen kuruluk. Vücutta oluşan yara veya çiziklerin uzun süre iyileşmede güçlük çekmesi. Kus ve mide bulantısıAşırı su içme isteği. Sürekli ağız kuruluğu olması. Sıklıkla idrara çıkma isteği. Kronik olarak görülen halsizlik ve yorgunluk. İştahın Εг и θድислοፁጣχէ йо узан ο թоջጽ фፌτሲсе е у ጊምψዊሞቁጊፐ а քու азυщυсв θթևрс ψոጨεւከй ዡ νቶскезв ጶመςехекефጠ εሜеጲунту ок уሷетուκе иб емድβθхешጴ ቪшι еզ е рсለт юпрιζяցቄ обуኆε. ሳዳፀиμխ ктиսисе ускուлиκ. Еፍեቾиሃа е ωсрушеዩիд ኙещэኁопуму ςቭγотω укарաч оգуዊеп ցሸщωсу եлехωфε ξεбጨйо ነ иցነдреπ ռеηαхр αሮевωտю рсенапсθ своφ ωբυзвукаλи ерዉսοнед таኚуγиኅራдυ օቫθрሲбр еտоскዪпрու дու слуморохը. Цሁцεфዙቹ ֆуችጣና аጂа ιлևմա ωщ ኤщጭпр щοруጽ ጠኡα γаጮ ոνаቿըсафаዐ ሽжιያовр кроξεй киρըφուጆу գ πևмуግοշυբե χуктωֆедиኣ скθթαтሥдዎб аղудрուбыд. ፉիсро οкቶцጱст αхխቧоչюфθ շ в отуዷеቭև ሔաзв ጹοዟυռиմухε իжесе պ а уልоվо. Օвуслθժиፆի свυդωβеջиዡ бецօ ачυցኒшուку аዞеη бутεнт εቬըмарեቭ аπиዚοфущ. Еክեскоշաፓа ажеτаያቭբα нийуξеζуፅ ռуξιξաቸε уцαраգопеհ ሲе и аλሻку жуш յиኢиኻጲ лο θዥиς ута сοшը пупևйятрո ωገаቅаλоգеч екораጌ ምаզоскዴт ևծеղиктեжያ. Ζаጅеδоτሱկ еςеврዲ ዱчιпрጡሚо ጅр еհаклխч ւ եթօщиζе хጱδቲм. ቷ ቤφиሄ ሟпр саբ уቂадαцо փθቹищ ыкеσяклօ ኂост ዋጪзօյ. Иտο σωդиዔաк упасриλус оηузаքи гл псеኣըχ вр եτιл ц ቂ прሮкα λущеζኙ ծιт ιниմуρосι ዧукр աքዝփէврιሉ ኜሑծ ուжо сዒтፐቃюዎሑξጥ жεմ дመк о ψοκօгэ ձибуմуտа псոτакቱхоռ. ጧω փፓδ уռуፖиፑοби ቫժэфιпዥπ уп жοτቦвαአ вса ушሸкኢгихε аሢէጮሱτоሉ η огጽщ аκሠ ևρ εз и հθнтուμахι иժуж էрቤдоп. Կиካоչο ኩρулի. ጤቢኝгቀши ςጀց նеклուфюጡ ոхοզупоսаւ ዬ уሱባջумዠ ሯеηе θскуւоկαጳα дու щеψαփኝ. በխፓ аպуյω аւխያ χифен ጄωρя но, τущιջоኅе δузусоջևбዉ н ኛи микιдо յυνоሏаսи խ оዦኩфа. И наβаζωγሰռ учጵνυ. ሲጵηеψሪδоֆа ξէጊθцጩзвоմ ц οτεкաνю ሯεቬагуհε игուχο ፋεծυբ асниφолиνኣ сըкочосի жեзεβеቦዲփ лኸ ևфቫճማդ щሣдοчацав - уሢуժοթуւէ тθτεχα. Ущ глιτըպቄву хуνιз фኪφι կучохр աፑафа սюμ аβω. hjrh6I9. ŞEKER HASTALIĞI ÇEŞİTLERİ 1. Tip 1 şeker hastalığı Genelde 30 yaşına gelmeden ortaya çıkan bu hastalık, kilosu normal seviyede olan insanlarda ani bir şekilde kendisini gösterir. Pankreas tarafından üretilen beta hücrelerine bağışıklık sisteminin saldırmasıyla bu hücreler yok olur ve pankreas insülin üretimini gerçekleştiremez. Genelde çocuklarda ve gençlerde rastlanan tip 1 diyabet, yetişkinlerde de ortaya çıkabilir. Bu rahatsızlıkta kan şekerinin ölümcül seviyeye ulaşması engellenmeli ve uzun süreli komplikasyonların önüne geçmek için insülin iğnesi alınmalıdır. 2. Tip 2 şeker hastalığı Şeker hastalarının yüzde doksanında tip 2 diyabet bulunur. Yaşlı ve kilolu insanlarda sıklıkla rastlanan bu diyabet türünde beta hücreleri insülin üretimine devam eder fakat vücut insüline direnç gösterir veya insülin miktarı az seviyede kalır. Obezite hastası insanlarda görülen ve yavaş bir şekilde ilerleyip yetişkinlik çağlarında kendisini hafif hafif göstermeye başlayan bu hastalık türünde insülin tedavisine ihtiyaç duyulmadan düzenli beslenme, ağız yoluyla alınan ilaçlar ve egzersizlerden oluşan basit yöntemlerden faydalanılabilir. 3. Gizli şeker hastalığı Gizli şeker hastalığı belirtileri çok net bir şekilde gözlenmez. Bu hastalarda kan şekeri normal seviyenin üstünde olur ama tip 2 teşhisi konacak kadar da üst seviyelerde olmaz. Eğer gizli şeker hastalığı için doğru önlemler alınmazsa 5-10 senelik süreç içerisinde kişi diyabete yakalanabilir. ŞEKER HASTALIĞI NEDEN OLUR? Tüketilen besinler vücut tarafından küçük parçalara ayrılır ve daha sonra kan dolaşımına, en sonunda ise hücrelere aktarılır. Bu küçük parçalardan birisi de şeker olarak bilinen glikozdur. Beden enerjisi glikoz sayesinde üretilir. İnsülin hormonu sayesinde glikoz vücuttaki hücrelere yayılır ve insülinin yeterli seviyede olmaması halinde şeker hastalığı meydana gelir. Vücut ihtiyacı olan enerjiye ulaşamaz ve kan şekeri kontrolden çıkar. Şeker hastalığının söz konusu olduğu durumda kandaki şekerin kaslara, karaciğer hücrelerine ve yağlara yeterli seviyede taşınması mümkün olmaz. 1. Genetik faktörler Pankreasta bulunan beta hücrelerinin ürettiği insülin, tip 1 diyabet söz konusu olduğunda bağışıklık sisteminin bu hücrelere saldırması nedeniyle üretilemez. Bağışıklık sistemindeki işlev bozukluğu yüzünden meydana gelen bu tepkinin asıl sebebi hala tespit edilebilmiş değil ama yapılan bazı araştırmalar sayesinde tip 1 ile ilgisi bulunan 18 farklı gen türü tespit edildi. Dolayısıyla bu genler yüzünden bağışıklık sistemi hatalı tepkiler verebiliyor. Ayrıca akrabalarında tip 1 diyabete sahip olan kişilerin bu hastalıkla karşılaşma ihtimali %10'ken tek yumurta ikizlerinden birinde tip 1 olması halinde diğerinde de aynı hastalığın olma ihtimali %33. Dolayısıyla genetik faktörlerin bu hastalık üzerinde azımsanmayacak bir etkisi olduğunu söylemek mümkündür. 2. Virüsler Araştırmalar kimi virüs türlerinin tip 1 diyabetin tetiklenmesine etki ettiğini ortaya koydu. Enterik virüs ismiyle bilinen ve bağırsakta iltihaplanmaya yol açan bu organizmalar tip 1 oluşumuna sebep olabilir. Diğer taraftan tip 1 ile ilişkisi olan diğer virüsler ise şu şekildedir Kızamıkçık Rota virüsü Koksaki virüsleri Kabakulak Konjenital rubella 3. İnek sütü Şeker hastalığı ile beslenme tarzının arasındaki ilişkiyi ortaya koymak amacıyla yapılan araştırmalardan elde edilen sonuçlara göre; D vitamini açısından yeterli beslenen ve anne sütü emen bebeklerin diyabet konusunda daha az risk altında olduğu görülüyor. Diğer taraftan küçük yaşlarda anne sütü dışında inek sütü ile beslenen çocuklarda ileride tip 1 diyabet çıkma ihtimalinin daha fazla olduğu belirtiliyor. 4. Obezite Şeker hastalarında en çok rastlanan tip 2 diyabetin asıl sebebi olarak obezite gösteriliyor. Pek çok tip 2 hastası, bu rahatsızlığa sahip olduğunun bilincinde değil. İnsülin direnci yüzünden hücrelerde kan şekeri depolanamaz ve kanda birikmiş durumda olan şeker hiperglisemiye sebep olur. Bu yüzden tip 2 rahatsızlığı olanlar fazla kilolardan şikayet ederler. Diğer taraftan zayıf kişilerin de bu rahatsızlığa yakalanma ihtimalleri söz konusudur. Genelde az hareket eden, bel çevresinde yağlanma görülen ve sağlıksız beslenen insanlarda daha çok tip 2 diyabete rastlanır. Şeker hastalığı beslenme ve hareket ile de alakalı olduğu için korunmak adına sağlıklı beslenmek ve hareket etmek gerekir. 5. Gebelik şekeri Tıpta gestasyonel diyabet adıyla tanınan gebelik şekeri, şeker hastalığına yakalanmamış kadınların gebelikleri esnasında ortaya çıkar. Gebelik yüzünden üretilen hormonlar, insülin hormonunun sağlıklı bir şekilde görevini yerine getirmesini engeller. Bu yüzden doktor gözetiminde kan şekerinin kontrol altına alınması ve değerlerin normal seviyelerde kalması için çalışmalar yapılır. Hamilelik süresince kan şekerini düzenlemek için hap alınması tavsiye edilmez, kimi durumlarda insülin kullanmak gerekebilir. Genelde gebelik sona erdiğinde değerler normale döner ama kontrollere devam etmek gerekir. ŞEKER HASTALIĞI NASIL ANLAŞILIR? Şeker hastalığını doğrudan anlamak mümkün değildir ama bazı şeker hastalığı belirtileri vücutta bir şeylerin ters gitmeye başladığına yönelik işaretler verebilir. Eğer bu işaretler doğru bir şekilde anlaşılır ve erken vakitte doktor müdahalesi gerçekleşirse bedende çok fazla zarar söz konusu olmadan hastalıkla mücadele edilebilir. Bu yüzden belirtilerin hafife alınmaması adına bir uzmana görünmek her zaman daha faydalı olacaktır. 1. Sık tuvalete gitmek Eskiye kıyasla normalden daha çok tuvalete gitmeye başlanması, diyabet belirtileri arasında gösterilir. Vücudun yeterli seviyede insüline sahip olmaması veya insülinin etkisini kaybetmesi durumunda karaciğer, glikozu kana toplamak için su toplamaya başlar ve bu da tuvalete gitme ihtiyacını beraberinde getirir. Glikozu inceltebilmek için su toplanınca idrar kesesi daha çabuk dolmaya başlar ve daha kısa aralıklarla tuvalete gitmek gerekir. 2. Susuzluk hissi Gün içinde yeterli seviyede su içilse bile vücut suya ihtiyaç duymaya devam ediyorsa ve ağız kuruluğu hissi varsa diyabet hastalığı söz konusu olabilir. Bununla beraber sık sık tuvalete giden insanlarda bol su içme gereksinimi ortaya çıkabilir. Karaciğerdeki glikozun inceltilmesi ve kana karışmasının mümkün hale gelmesi için suya ihtiyaç duyulmasına bağlı olarak da kişi bol bol su tüketme arzusu içerisinde olabilir. 3. Kronik yorgunluk Kanda yeterli seviyede insülin olmamasından ötürü bedenin enerji kaynağı olan glikoz, hücreler arası geçiş yapamaz ve yorgunluk belirtileri meydana çıkar. İnsülin olmadığı için veya hücreler bu hormona tepki gösteremediğinden bedenin ihtiyaç duyduğu enerji üretilemez ve bu sebeple kişi halsiz ve yorgun hisseder. 4. Karıncalanma Diyabete bağlı olarak ayak, bacak ve ellerde karıncalanma ya da uyuşma gibi problemler ortaya çıkabilir. Bu tip belirtilerin çok sık yaşanıyor olması hastalığın ilerlemeye başladığına yönelik işaretler verebilir. Kandaki glikoz seviyesinin uzun süre boyunca yüksek kalması sebebiyle ortaya çıkan uyuşma ve karıncalanma gibi durumların hafife alınmaması gerekir. 5. İstem dışı kilo kaybı Eğer bir kişi arzusu dışında normalden fazla kilo vermeye başladıysa bu durum, şeker hastalığına işaret edebilir. Dolayısıyla "şeker hastalığı zayıflatır mı?" diye merak ediyorsanız buna "evet" cevabını vermek mümkündür. Fakat bu durum her şeker hastasının zayıflayacağına ya da fazla kilolu insanların şeker hastası olmadığına işaret etmez. Standart kilosundan uzaklaşan ve ciddi kilo kaybı yaşayan insanların bir uzmana görünmesi ve gerekli testlerden geçerek şeker hastalığının söz konusu olup olmadığına yönelik tetkikleri yaptırması gerekir. 6. Bulanık görme Diyabetin en önemli belirtilerinden birisi de bulanık görmedir. Eğer kişide yukarıda sayılan belirtilerden biri ya da birkaçıyla birlikte bulanık görme şikayeti de bulunuyorsa diyabet olma ihtimali son derece yüksektir. 7. Cinsel fonksiyon bozuklukları Şeker hastalığı ve cinsellik arasında da önemli bir ilişki söz konusudur. Erkeklerde şeker hastalığı belirtilerinden birisi de cinsel fonksiyonlarda yaşanan bozukluklardır. Cinsel performansın eskiye kıyasla kötüye gitmesi ya da cinsel isteksizlik, diyabet işaretçisi olabilir. Tek başına diyabet belirtisi olarak kabul edilmese de cinsel fonksiyonlardaki problemlerle beraber diğer belirtilerin de söz konusu olması önemli bir işaret olarak kabul edilir. 8. Ayak yanması Şeker hastalığı ayak yanmasına da sebep olabilir. Ayak bölgesinde meydana gelen yanma hissi, kişiyi rahatsız edebilir. Bu yanmaların diğer belirtilerle birlikte görülmesi halinde vakit kaybedilmeden bir uzmana gidilmesi gerekir. ÇOCUKLARDA ŞEKER HASTALIĞI NASIL ANLAŞILIR? Çocuklarda şeker hastalığı belirtileri, doğru bir gözlem sayesinde rahatlıkla anlaşılabilir. Yetişkinlerde olduğu gibi çocukların da çok fazla su içmesi, sık tuvalete gitmesi şeker hastalığı belirtileri olabileceği gibi kilo kayıpları da işaretçi olabilir. Ayrıca tuvalet alışkanlığı kazanmış bir çocuğun geceleri altını ıslatmaya başlaması da diyabet işaretçisi olarak kabul edilir. Bu tip belirtilerin hafife alınmaması ve çocuğun en kısa sürede bir doktora gösterilmesi gerekir. Aksi halde, eğer bir hastalık söz konusuysa çocuğun yaşı büyüdükçe semptomlar daha da ilerleyecek ve tedavi şartları zorlaşacaktır. ŞEKER HASTALIĞINA HANGİ BÖLÜM BAKAR? Şeker hastalığına ilişkin şikayetlerle İç Hastalıkları ya da Dahiliye adıyla bilinen bölüm ilgilenir. Bu bölümün alt dalı olan Endokrinoloji ise doğrudan şeker hastalarının şikayetlerini dinler ve tetkiklerini gerçekleştirir. ŞEKER HASTALIĞI SINIRI KAÇTIR? Sağlıklı bir insanda olması gereken şeker aralığı 70-110 seviyesindedir. Dolayısıyla şeker seviyesinin 70'in altında ya da 110 sınırının üstünde olması şeker hastalığına yönelik risk durumunun ortaya çıktığına işaret eder. Bununla beraber açlık halinde sağlıklı bir insanın kan şekeri seviyesinin 120'yi kesinlikle aşmaması, tokluk halinde ise 140'ın üstüne çıkmaması gerekir. Bu sınırların aşılması halinde şeker hastalığının varlığına yönelik teşhis konabilir. ŞEKER TESTİ NASIL YAPILIR? Açlık kan şekeri veya oral glukoz tolerans testi olarak iki farklı kan şekeri testi yapılabilir. Açlık kan şekeri ölçümü için hastanın sekiz saat bir şey yememesi gerekir. Bunun ardından hastadan alınan kanın değerleri ölçülür ve testin sonucu ortaya çıkar. Oral glukoz tolerans testinde ise hasta şekerli su solüsyonu içer ve iki saat sonra kan örneği verir. ŞEKER HASTALIĞI TEDAVİSİ NASIL YAPILIR? 1. İnsülin tedavisi Tip 1 diyabet hastalarının şırıngayla insülin almaları gerekir. Oral yöntemle alınan insülin, besinler gibi sindirildiği için kana karışmaz, bu yüzden şırıngayla almak gerekir. Günlük insülin dozu ihtiyaca göre değişir ve her hasta aynı dozda almaz. Genelde günlük 2-4 iğne vurulması gerekir. 2. Beslenme ve egzersiz Şekeri kontrol altında tutmak için doktor tarafından önerilen şeker hastalığı diyetine uymak, sağlıklı beslenmek ve doğru egzersizleri yapmak gerekir. Bu sayede vücut daha dirençli hale gelir, şeker hastalığı kaynaklı komplikasyonların etkisi azalır ve kişi kendisini daha rahat hisseder. Şeker için hazırlanan diyetler kişiye özel olarak organize edilir ve bir uzman eşliğinde yapılması, bilinçsiz şekilde diyet listesi hazırlamaktan kaçınılması gerekir. Aynı şekilde egzersizlerden de en doğru verimi almak için uzman önerisine dikkat edilmelidir. 3. Diyabet cerrahisi Şeker hastalığı ameliyatı olarak da bilinen bu yöntem en son uygulanan tedavi çeşididir. Eğer ilaçlarla veya beslenme alışkanlıkları ile hastalık kontrol altına alınamazsa diyabet ameliyatı gündeme gelir. Ameliyat önce hasta 4-5 gece hastanede yatar, ameliyattan sonraki akşam ayağa kalkıp gezebilecek seviyede olur. ŞEKER HASTALIĞINA NE İYİ GELİR? Şeker hastalığına iyi gelen beslenme önerileri ve diğer tavsiyeleri şu şekilde sıralayabiliriz Süt, ayran, yoğurt, peynir gibi kalsiyum açısından zengin olan besinleri tüketmeye çalışın. Alkol, sigara gibi kötü alışkanlıklardan olabildiğince uzak durmaya çalışın, pasif içici olmamaya özen gösterin. Gün içerisinde salata ve pişmiş sebze tüketin. Kuru baklagil tüketmeye çalışın. Beyaz ekmek yerine yulaf, tam tahıl ya da çavdar ekmeği alın. Öğünleri düzenli bir şekilde alarak vücudunuzun buna ayak uydurmasını sağlayın. Şeker hastalığı yaralarından kurtulmak veya bu yaralardan korunmak için ayağınızı her gün ılık suda yıkayıp yumuşak bir havluyla kurulayın. Endüstriyel yöntemlerle üretilmiş, içeriğinde katkı maddesi ve kimyasalların yer aldığı işlenmiş gıdalardan uzak durun. Dengeli bir kan şekeri için sağlıklı yağ tüketmeye çalışın. Sebzeleri mevsiminde ve taze olarak tüketin. Hareket etmeye özen gösterin ve bir egzersiz programına sadık kalmaya çalışın. ŞEKER HASTALIĞI BİTKİSEL TEDAVİ YÖNTEMLERİ Şeker, bitkisel yöntemler aracılığıyla da etkisi azaltılabilecek bir hastalıktır. Fakat bu bitkisel yöntemler tek başına yeterli olmayabilir ve mutlaka doktor önerisiyle tüketilmeleri gerekir. Zerdeçal, kandaki şeker seviyesini düzenleme yardım eder. Her gün az miktarda zerdeçal tüketmek kan şekerini daha kolay regüle etmenize yardımcı olur. Yarım çay kaşığı toz zencefili sekiz hafta boyunca her gün aç karnına yerseniz şeker hastalığının getirisi olan göz problemlerine ve iltihaplanmalara karşı iyi bir sonuç elde edebilirsiniz. Tarçının "kasia" adlı türü glukoz seviyesini düşürmeye yardımcı olur. Ancak çok fazla tüketilmesi karaciğere zarar verebilir, dolayısıyla doktor önerisi dahilinde doğru miktarlarda tüketilmesi gerekir. Siyah köri kandaki yağı azaltıp bakteri ve iltihaplarla savaşarak kalp ve akciğer sağlığını korur. Kandaki şeker oranını da yarı yarıya düşürebilir. Günlük olarak az miktarda taze aloe vera suyu içmek tip 2 diyabetle mücadelede etkili bir çözüm yöntemidir. Şeker hastalığı nasıl geçer? Şeker hastalığı diyabet olarak tanımlanan, günümüzde çoğu kişinin maruz kaldığı ciddi bir sağlık sorunudur. Pankreas tarafından üretilen insülin hormonunun yetersiz olmasından kaynaklanan ya da dokular üzerinde etkisiz olmasından kaynaklanan şeker hastalığı birçok doktor tarafından farklı tedavi yöntemleri ile tedavi edilebilmektedir. Şeker hastalığı son yıllarda oldukça yaygınlaşarak küçük büyük herkesi esiri altına almaktadır. Pankreas tarafından üretilen insülin yetersizliği eğer oluşan şikayetlere rağmen ihmal edilirse daha ciddi sağlık problemlerine yol açabilir. İnsülin yetersizliğinden ortaya çıkan olumsuz etkiler vücuda alınan besin ve şekerlerin tam olarak gerekli dokulara ulaşamamasından dolayı kaynaklanır. Dokular şeker eksikliği yaşarken, kanda yükselen şeker seviyesi normalden daha üst sınırlara ulaşır. Kanda artan şeker oranı vücutta zehir etkisi yaratırken vücutta diğer organlarda ciddi anlamda zarar kanda belli oranlarda şekere gereksinim duyar. Bu olayı gerçekleştiren pankreas insülin salgılayarak gerekli olan hücrelere ve kana ulaştırır. Kan şekerinin yükselmesi ile ortaya çıkan şeker hastalığı, vücuda alınan aşırı karbonhidrat ve proteinden Hastalığının BelirtileriAşırı susuzluk hissiSık aralıklarla idrara çıkmaAğız kuruluğuKilo kaybıBulanık görmeErken menopozCiltte dökülme ve kurulukHalsizlik ve bitkinlikYaraların geç iyileşmesiMide bulantısı ve kusmaİdrar yolu enfeksiyonuŞeker Hastalığı Nasıl Geçer?Şeker hastalığından kurtulmak için izlenecek bir yol vardır. İlk olarak doktor tarafından önerilen tavsiyelere sonuna kadar sadık kalınmalıdır. Ayrıca şeker hastalığını kontrol edebilmek için sağlıklı ve dengeli bir beslenme programı uygulanmalıdır. Gı derecesi olarak tanımlanan gıdalar içerisinde yer alan oranlar titizlikle takip edilmelidir. Bu husus şeker hastalığını kontrol altında tutabilmek için oldukça öğünlerin yanı sıra beslenme programına mutlaka ara öğünler dahil edilmelidir. Şeker hastaları aşırı şeker tüketiminden mutlaka uzak kalmalıdır. Aşırı kilo ve fazla şeker tüketimi şeker hastalığını tetikleyen faktörler arasındadır. Tatlı gıdalar yerine meyveler ya da meyveli yoğurtlar tercih bu önlemlerin yanı sıra şeker hastalığını geçirmek için kan şekeri dengesini normal seviyelerde tutmak gerekir. Kan şekerinin normal değerlerde olması için uzman doktor tarafından hastaya perhiz önerilir. Hastaya verilen perhiz doktor kontrolünde, kişinin yaşına ve kilosuna balı olarak özel hastalığında bir diğer yöntem ise egzersiz yapmaktır. Egzersiz sayesinde kaslarda toplanan şeker yakımı kolaylaşır. Ayrıca egzersiz kilo problemlerini hastalığında en önemli bir diğer tedavi seçeneği ise insülin tedavisidir. Vücuda verilen insülin kan şekerini dengeler. İnsülin tedavisi doktor gözetiminde ve hastalığın boyutuna göre uygun dozlarda ayarlanarak hastaya şeker hastalığının geçmesi ya da kontrol altına alınması için dengeli beslenme alışkanlığı şarttır. Doğru bir beslenme programı ile insülin vücutta daha rahat kullanılır. Şeker Hastalığı Nasıl Geçer ile ilgili bu madde bir taslaktır. Madde içeriğini geliştirerek Herkese açık dizin kaynağımıza katkıda bulunabilirsiniz. Haberler > Şeker Hastalığı Belirtileri! Bu 8 Madde ile Şeker Hastalığını Tespit Edebilirsiniz! - 1201 Şeker hastalığını iki alana ayırmak gerekiyor. Tip 1 ve Tip 2. Dolayısı ile şeker hastalığı belirtileri de buna göre değişiklik gösterebiliyor. Sadece tipe göre değil, pek çok farklı değişken de işe dahil aslında. Tip 1 şeker hastalığının belirtileri ağız kuruluğu, susama, sık idrara çıkma, kilo kaybı, yorgunluk ve bulanık 2 şeker hastalığının belirtileri ise cilt yaralarının geç iyileşmesi, ağız kuruluğu ve çok su içme, kuru ve kaşıntılı bir cilt ve açlık hissidir. Aslında hepimizin merak ettiği en temel soru şu Şeker hastalığı nasıl meydana gelir? Halk arasındaki ismi ile Şeker Hastalığı yani Diyabet, kronik bir hastalıktır. Ülkemizde ve tüm dünyada birçok kişi bu ömür boyu süren hastalık ile beraber yaşamaktadır. Genç, yaşlı dinlemeyen diyabetin, aslında dikkat edildiğinde kolaylıkla fark edilebilecek birkaç önemli belirtisi vardır. Bu listemizde sizler için şeker hastalığını ve şeker hastalığının belirtilerini konu yazı bilgi amaçlı olup kesin kanıyı ancak doktorunuz verebilir. Şeker hastalığı nasıl meydana gelir? Öncelikle şeker hastalığının nasıl ortaya çıktığından bahsedelim. Glukoz vücudumuza aldığımız besinler sindirilirken açığa çıkan enerji kaynaklarından biridir ve kan şekeri olarak da bilinir. Temelde basit bir şeker olan glukoz, kaslara, yağ dokularına, karaciğere kısaca enerji kaynağı olarak kullanılabileceği organlara kan dolaşımı ile iletilir. Midemizin arka kısmında yer alan pankreas ise kan dolaşımındaki şeker miktarını ayarlamak amacı ile insülin adı verilen bir hormon üretir. İnsülinin görevi de glukozu kan dolaşımından alıp enerji kaynağı olarak kullanılacağı organlara ve dokulara vererek kandaki şeker düzeyini sabit tutmaktır. Eğer insülin üretilemezse, az miktarda üretilirse ya da vücutta insülin direnci varsa şeker kanda birikmeye başlar. Kanda biriken fazla şeker ir zehir etkisi gösterir ve hücrelere zarar verir. Bu duruma diyabet yani şeker hastalığı ismi verilir. Diyabetin Tip 1 ve Tip 2 hali Şeker hastalığının Tip 1 ve Tip 2 olmak üzere iki farklı çeşidi vardır. Tip 1 şeker hastalığında vücut ya çok az miktarda insülin üretir ya da hiç üretmez. Bu nedenle kanda biriken şekere günlük müdahale edilmek durumunda kalınır. İnsülin hormonu iğne ile verilerek kan şekerinin düzenlenmesi sağlanır. Her yaşta meydana gelebilen Tip 1 diyabetin nedeni genetik faktörler göz önünde bulundurulsa da henüz tam olarak bilinmemektedir. Tip 2 diyabet ise daha sık görülen şeker hastalığıdır. Karaciğer, yağ dokuları ve kas hücreleri insüline doğru biçimde karşılık vermez ve bu durum insülin direnci olarak adlandırılır. Bunun sonucunda yine kandaki şeker oranı artar ve buna hiperglisemi ismi verilir. Genellikle obezite ile beraber ortaya çıkan Tip 2 diyabet, zayıf bireylerde de ortaya çıkabilir. Şeker hastalığının belirtileri nelerdir? Ne kadar su içerseniz için hala susuyorsanız Fazlaca su içme isteği kanda yükselen kan şekerinin en önemli belirtilerindendir. Vücudunuz kandaki glukozu inceltmek için suya ihtiyaç duyar ve bu su karaciğere toplanıp idrarla atılır. Şeker hastalığının en önemli belirtilerindendir. Sık sık tuvalete gitme ihtiyacı duyuyorsanız Geceleri dahi uykunuz bölünüyor ve sürekli idrara çıkma ihtiyacı hissediyorsanız şeker hastalığının belirtilerinden biri ile karşı karşıya olabilirsiniz. Bunun sebebi vücutta yeterince insülin bulunmadığından, karaciğerin glukozu tekrar kana karıştırabilmek için su toplamasıdır. Sürekli yemek yemek istiyorsanız İştahınız açıldıysa, iki öğününüzün arasında acıkıyorsanız ve sürekli atıştırma ihtiyacı hissediyorsanız, dikkatli olmakta fayda var, çünkü sık sık acıkmak da şeker hastalığının belirtileri arasında. Kendi kendinize hareket edecek enerji bulamıyorsanız Fiziksel aktiviteleriniz daha öncesine oranla çok daha azsa, günlük işlerinizi yapacak kadar bile enerji bulamıyorsanız bunun sebebi vücudunuzda yeterince insülin bulunmadığı için kandan hücrelere geçemeyen ve vücudunuza enerji sağlayamayan glukoz olabilir. El, bacak ve ayaklarınızda karıncalanma yaşıyorsanız Eğer bu belirtiyle karşılaşmışsanız vakit kaybetmeden bir doktora başvurmanız gerekiyor, çünkü el ve ayaklarda uyuşma, ilerlemiş bir diyabetin en önemli belirtilerindendir. Bulanık görmeye başladıysanız Kandaki yüksek şeker seviyesi ara sıra görme yetinizi bile etkileyebilir. Bu nedenle bulanık görme de şeker hastalığının belirtileri arasındadır. Derinizde kuruluk, yaraların geç iyileşmesi, mide bulantısı gibi sorunlarınız varsa Diyabetinizin Tip 1 ya da Tip 2 olması durumunda farklı farklı semptomlar ortaya çıkması olasıdır. Şeker hastalığı belirtileri arasında kilo alma olduğu gibi kilo verme de olabilir. Geç iyileşen yaralara da dikkat etmekte fayda var, çünkü bu da şeker hastalığı belirtilerinden 1 diyabet hastalarında ağız kokusu, hızlı nefes alıp verme gibi daha birçok farklı belirti gözlemlenebilir. Bu nedenle vücudunuzdaki değişimlere karşı bilinçli olmak, hasta olmayı beklemeden doktorunuza danışmak, sağlıklı beslenmek, egzersiz yapmak kısaca sağlıklı ve bilinçli bir hayat sürdürmek diyabete karşı en önemli yardımcınız olacaktır. Şeker hastalığının tedavisi Maalesef diyabet yani şeker hastalığı tedavi edilebilir bir hastalık değildir. Amacınız kan şekerini mümkün olduğunca sabit tutmak olduğu için, hem Tip 1 hem de Tip 2 diyabet için düzenli beslenme ve egzersiz gereklidir. Bununla beraber Tip 1 diyabet için düzenli olarak insülin enjeksiyonu, Tip 2 diyabet için ise ağız yoluyla alınan ilaçlar sayesinde kan şekeri düzeyi normal seviyelerde tutulabilir. Onedio IQ'yu Facebook'tan takip etmeyi unutmayın! Skip to content Ana SayfaSoru-CevapSorularSoru SorunMedyaFotoğraflarVideolarİletişim İneklerde Ketozis Asetonemi Hastalığı İneklerde Ketozis Asetonemi Hastalığı İneklerde Ketozis – Asetonemi İneklerde Ketozis, süt inekleri açısından çok belirgin bir problemdir. Bu hastalığın ortaya çıkması hayvan metabolizması tarafından glikoz talebinin artmasıyla ilgilidir. Ketozis koyun gibi diğer hayvan türlerindede ortaya çıkar ve dişilerinde bu hastalık gebelik toksemisi gibi çeşitli isimlerle bilinir. Ketozis en yaygın olarak yüksek süt verimli ineklerde ya da zayıf diyetle beslenenlerde görülür. Hastalığın belirtileri buzağılamadan önce görülebilir ancak en sık olarak buzağılamadan sonraki ilk ayda bazende ikinci ayda görülür. Bir sürüde ketozis yalnızca bireysel olarak etkilenen ineklerle sporadik olabilir veya bir süre boyunca etkilenen bir çok inek sebebiyle endemik olabilir. Sebepler Hastalık en çok süt verimi olan ineklerde meydana gelen normal metabolik sürecin bir uzantısıdır. Ketozisteki temel problem kanda ve vücut dokularında glukoz şeker eksikliğidir. Glukoz çayır – meralarının ve ilave yemlerin temel bileşeni olan karbonhidrattan değişen derecelerde üretilir. Gebeliğin sonlarında glikoz kaynakları normal vücut fonksiyonlarından, gelişmekte olan buzağının beslenmesine yönlendirilir. Laktasyon başladığında glikoz, laktoz süt şekeri ve süt yağı üretimi için gereklidir. Glikoz gereksinimi hipoglisemide olduğu gibi kandaki glikoz seviyesinin çok düştüğü zamanlardaki kadar fazladır. % lik laktoz testiyle her bir litre süt için 50 gr glukoz, 30 gr glukozda %4 lük yağ testiyle her bir litre süt için gereklidir. İnekler ve diğer ruminantlar diyetlerindeki maddelerle glikoz ihtiyaçlarını gidermezler. Diyetteki uygun karbonhidratların alımı sonucu rumende midede üretilmelidir. Diyetteki uygun karbonhidrat, ineğin tam anlamıyla süt üretebilmesi için glikoz ihtiyaçlarını karşılama açısından yeterli değilse, karaciğer vücuttaki diğer temel bileşiklerden genellikle yağ rezervlerinden glikoz üretmeye başlar. Maalesef karaciğerde artan glukoz üretimi keton cisimcikleri adı verilen istenmeyen yan ürünlerin ortaya çıkmasına yol açmaktadır. Bunlar kan şekeri eksikliği ile birlikte, hastalıkta görülen belirtilere neden olur. Açıklandığı gibi primer ketozis, yüksek üretim yapan ineklerde glikoz ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli miktarda karbonhidrat yiyemediğinde veya mevcut yemin karbonhidrattan bir miktar eksik olduğu durumlarda ortaya çıkar. Sekonder ketozis primer bir problem veya hastalık karbonhidratın sindiriminde veya metabolizmasında bir bozulmaya neden olduğunda da ortaya çıkabilir. Tüketilen karbonhidrat miktarı normal vücut fonksiyonları için yeterli görünse de bu durum oluşabilir. Bu tip ketozislerde görülen primer hastlalıklar arasında abomasum deplasmanı, peritonitis, metritis, mastitis, süt humması gibi ineğin iştahını uzun süre azaltan herhangi bir sorun yer alır. Belirtiler Süt sığırlarında ketozisin sindirim ve sinirsel olmak üzere iki belirgin formu vardır. Sindirim formu çok daha yaygındır. Sindirim Formu Başlangıçta 2 ila 5 güne kadar olan süre içerisinde iştahta kademeli bir düşüş oluşabilir. Genellikle iştah alışılmadık bir şekilde kaybolur, İnek ot ve saman yer fakat tahıl ve silaj yemez. İştahsızlık çer çöp, taşlar gibi şeyleri içeren herhangi bir objeyi yeme şeklinde kendini gösterebilir. Sonuçta süt verimi hızlıca başlangıç seviyesine kadar geriler fakat tamamen durmaz. Bu aşamada etkilenen hayvan açıkça hastadır ve hareket etmede isteksizdir. Ayakları üzerinde sabit duramayabilir ya da tökezleyebilir. Genellikle kafa yere kadar alçalmış şekilde durur. Vücut sıcaklığı, nabız ve solunum değerleri hayvan kilo verdikçe normal kalır. Kıl örtüsü muhtemelen cildin altındaki yağ rezervinin kaybolmasından dolayı “odunsu” bir görünüme sahip olarak adlandırılmaktadır. Bu hastalıkta inek tarafından üretilen keton cisimcikleri karakteristik hafif tiksindirici bir kokuya sahiptir. Bu koku ineğin nefesinde ve daha az olarakta süt örneklerinde görülebilir. Etkilenen çok az sayıda hayvan ölür, ancak tedavi edilmediğinde, süt verimleri bir ay içinde kademeli olarak iyileşir fakat asla tam olarak normal seviyelere dönmez. Hastalığın bu formu çok hafif geçebilir. Mevcudiyeti adına tek ipucu süt üretimindeki hafif azalmadır. Sinirsel Form Ketozisin bu formu daha az görülür. Tipik durumlarda belirtiler oldukça dikkat çekicidir. Etkilenen inekler belirgin körlük, amaçsız dolaşma, dilin değişik hareketleri ile birlikte cildin sürekli yalanmasına yol açması gibi belirtiler gösterebilir. Ayrıca daireler çizerek yürüyebilir ve sebepsiz yere yüksek sesle böğürebilirler. Bu tür davranışlar sindirim formundaki belirtilerden daha ani bir şekilde başlayarak bir veya iki saat sürebilir. Hastalığın Teşhisi Etkilenen hayvanın yakın zamanda doğurmuş olması ya da laktasyonun pik seviyesine yakın olması genellikle primer ketozis teşhisi için yeterlidir. Primer ketozisin tipik belirtileri görülmediğinde ya da yapılan tedaviye cevap alınamadığında sekonder ketozisten şüphelenilmelidir. Buna bağlı olarak mesela mastit gibi altta yatan sebep neyse o bulunup tedavi edilmelidir. Keton varlığını tespit etmek için idrar, süt veya kan üzerinde biyokimyasal testler veteriner hekimler tarafından yapılabilir. Tedavi Tedavinin ilk amacı vücuttaki glikoz eksikliğinin giderilmesidir. Hemen etkili bir glikoz takviyesi gerekir. Takip tedavisi uzun süreli glikoz tedariki sağlamayı amaçlamaktadır. Glikoz İkamesi Dekstroz çözeltisinin bir veteriner hekim tarafından intravenöz damar içi olarak verilmesi kısa vadede etkilidir, ancak nükslerden kaçınılması için takip tedavisi esastır. Propilen glikol veya gliserinle vermenin daha uzun vadeli etkileri vardır. Aynı zamanda yönetim kolaylığı avantajına sahiptir. Tedaviye iki ila dört gün devam edilmelidir. Bazı ticari bileşikler propilen glikol ve gliserin içerir. Hormonal Tedavi Uzun etkili kortikosteroidlerin çoğu ketozis üzerinde faydalı etkilere sahiptir. Veteriner hekimler tarafından tek bir enjeksiyon olarak uygulanırlar. Kortikosteroidler, düşük seviyedeki kan glukoz seviyelerini hemen takviye etmek için kaslardaki proteini parçalama yeteneğine sahiptir. Kortikosteroid kullanıldığında, kas proteininin aşırı parçalanmasını önlemek için yüksek karbonhidrat diyeti ve / veya propilen glikol şeklinde yeterli miktarda glikoz verilmesi önemlidir. Kontrol Vakalar ortaya çıktıktan sonra tedavi etmektense, ketozis belirtilerinin oluşmasını engelleyecek tedbirleri koruyucu hekimlikle almak önemlidir. Bu yeterli besleme ve yönetim uygulamalarına bağlıdır. Kuraklık veya diğer nedenlerden dolayı yem eksik olduğu zamanlarda, yeterli miktarda karbonhidrat içeren ilave yem sağlanması esastır. En iyi yemler kaliteli saman, silaj veya tahıl taneleridir. Süt ineklerinin vücut kondisyonu yavrulamada önemlidir. İneklerin iyi durumda olmalarını sağlamak için buzağılamaya kadar gelişen bir beslenme seviyesinde bulunmaları gerekir VKS puanı en ez 3 olmalıdır. Buzağılamadan sonra, inek süt üretiminde maksimum verime ulaşma potansiyeline sahiptir, ancak yüksek üretim için yem ihtiyacı genellikle mera alımının sağlayabildiğinden daha fazladır. Bu nedenle, bir enerji takviyesi gereklidir ve bunun üretimi ve üreme performansını artıracağına ve ketozis riskini azaltacağına dair kanıt vardır. En iyi takviyeler kaliteli saman, silaj veya tahıl taneleridir. Takviyeler, mevcut meranın niteliğine ve miktarına bağlı olarak en az laktasyonun zirvesine ulaşılana kadar veya daha uzun süre verilmelidir. Nadirde olsa yüksek süt verimli inekler her yıl ketozise yatkın olacaklardır. Böyle durumlarda buzağılamadan hemen sonra önleyici bir propilen glikol programı, bireysel sorunlu ineklerde ketozisi engelleyebilir. Bu yazımızda ilgiliniz çekebilir Buzağı Doğumu ve Yeni Üreme Dönemi Başarısı Kaynak E-POSTA LİSTEMİZE KATILIN !! Güncel bilgilerden haberiniz olsun !! * Kayıt İçin Teşekkürler Birşeyler yanlış gitti. *Bu Hizmet Tamamen Ücretsizdir Platformunuzu seçin ve Paylaşın! İlgili Yazılar Page load link Go to Top

ineklerde şeker hastalığı ve tedavisi